“Hayatımızda iki önemli gün vardır. Biri doğduğumuz gün, diğeri ise neden doğduğumuzu anladığımız gün.”
– Mark Twain
İnsan kendi görmekte daima kördür. Başkalarının kusurlarını ve eksikliklerini kolayca görebiliriz de, kendimizi aynı netlikte göremeyiz. Gözümüzün önündeki perde, yıllarca oluşturduğumuz alışkanlıklarımız, huylarımız, karakterimiz dediğimiz kalıplarımız bizi, bize göstermekten alıkoyar. Kalıplarımızı anlayıp çözene kadar tutsağızdır. Astroloji bu noktada bize hapishaneden kaçış planını sunar. Nerede, neden hapisteyiz? Buradan nasıl kurtuluruz?
Ay Düğümleri Ruhsal Astrolojinin konusunu oluşturur ve astrolojik olarak yaşamı anlamanın en temel yoludur. Pek çok astrolog, Ay Düğümlerinin haritanın geri kalanından çok daha önemli olduğuna inanır. Ay ve Güneş’in yanı sıra haritanın diğer öğelerine bakmaksızın Ay Düğümlerini incelemek, kişinin bütün yaşamının amacını açığa vurabilir.
Ay Düğümleri neredeyse haritanın bir özeti gibi… Hem konfor alanımızı hem de kendimizi geliştirmek için konfor alanımızdan çıkış kapısını gösteriyor. Ay Düğümleri, hayatımızda nereye gitmemiz gerektiğini, bizi ruhsal olarak geliştirecek alanın neresi olduğunu gösterir. Çünkü Ay Düğümleri karmayla ilgilidir ve sadece bizim değil ruhumuzun yolculuğunu da anlatmaktadır.
Seminerde Hangi Konulara Değineceğiz?
– Ay Düğümlerine bağlı olarak Karma Felsefesi,
– Astrolojik haritamız sayesinde karmamızı anlayabilir miyiz?
– Ay Düğümleri nedir? Nasıl yorumlamak gerekir?
– Kuzey Ay Düğümü, Ejderhanın başı (Rahu) ve Güney Ay Düğümü, Ejderhanın kuyruğu (Ketu) ne anlama gelir.
– Ay Düğümlerinin burçlardaki anlamları…
– Hangi jenerasyon hangi alana çekim duyar?
– Hayattaki konfor alanımız neresi?
– Ruhumuzun çağrısını nerede bulabiliriz?
Bütün bu soruların cevaplarını katılımcıların doğum haritaları üzerinden konuşarak cevaplıyor olacağız.