KOÇ BURCU VE YAŞAMIN KAYNAĞI

Balık’ın Zodyak’ın son durağı olduğu ve sonrasındaki yeni hayata bir hazırlık dönemini sembolize ettiğini söylemiştik. Buradan devam edecek olursak, bir başka boyuttaki başlangıç ya da sadece başlangıç: KOÇ’tur! İşte Koç’un enerjisi bu şekilde çalışır. Tıpkı Ay’ın, Balsamik Fazı takip eden dönemden sonra Yeniay olması gibi, kapanan dönemde pek çok şeyi bırakırız çünkü yeni olana yer açmamız gerekir. Balsamik dönem sonu temsil eder. İşe yaramayan şeyleri bitirmek, bırakmak ve tamamlamak demektir. Her şey bittikten sonra ise bir sessizlik olur ve sonra büyük bir patlamayla, Büyük Patlama gibi, yeni bir hayat başlar. Başlamak, ne olursa olsun başlamak, ne kadar düşerse düşsün, ne kadar hayal kırıklığı ve yenilgi yaşarsa yaşasın aynı enerji ile tekrar başlamak… Gerçi Koç yenilgiyi zor kabul eder ve kazanmak için sürekli mücadele içindedir. Bu sebeple çoğu zaman da kazanır. Son zamanların popüler kuramı Kuantum Fiziği acaba Koçlar için daha mı çok çalışıyor? Kuantum Fiziği ve onu daha da popüler kılan ‘Sır’ (Secret) kitabı ve filmi aslında hep bildiğimiz şeyleri bize tekrar hatırlattı. “İyi düşün, iyi şeyler olsun”, “Hayatta ne ekersen onu biçersin” ya da “Bir şeyi 40 kere söylersen olur” gibi. Bu da bana nedense Koç enerjisini hatırlatıyor. Koç bir şeyi 40 kere yılmadan, bıkmadan aynı heyecan ve aynı enerji ile söyleyebilir. Gerçi çok sabırsız ve çabuk sıkılan bir yapısı vardır, fakat eğer bir şeyi kafasına takmışsa onu elde etmeden duracağı yoktur. O istediğini alır ve bütün ’Sır’lar doğuştan onun içinde vardır.

Koç Burcu, Kuzey Yarım Kürede ilkbaharın habercisidir. 21 Mart’ta Güneş’in Koç Burcuna girmesiyle ilkbahar başlar. Bırakın diğer astronomik ve mitolojik benzetmeleri sadece ilkbaharın hissiyle olabilmek bile Koç’u anlamamıza yardımcı olur. Artık, her ne kadar küresel ısınma sonucu mevsim kaymaları yaşansa da, Mart ve Nisan ayları enerjimiz ısınan havalarla birlikte artmaya başlar. Kışın soğuk ve az ışıklı atmosferinden sonra çoğalan ışık huzmeleri içimizi aydınlatır ve enerjimiz yükselir. Koç Ateş Elementinin ilk burcudur ve aynı zamanda da Öncü Nitelikte bir burçtur. Bu da onu deli fişek yapar. Yaşı ne olursa olsun her zaman çocuksu coşkusu ve çocuksu bir enerjisi vardır. Koç bebek burçtur ve aynı bir bebeğin dünyayı keşfederken kendiyle ilgilendiği gibi o da hayatı kendine odaklı öğrenir. Çoğu zaman bencil olmakla suçlanır ama siz bir bebeği bencillikle suçlayabilir misiniz? Egosu o kadar güçlüdür ki Koç’un sanki başka seçeneği yoktur. Güneş Koç Burcunda Yücelir. Bu da Koçları güçlü egolu kişiler yapar. Bu güçlü egoyu nasıl kullanacağı ise Güneş’in konumuna ve yaptığı açılara göre değişecektir.

Diğer Ateş Elementi burçlara bakacak olursak Koç’un farkını apaçık görürüz.  Güneş Aslan Burcunda yöneticidir. Güneş buraya geldiğinde bütün gücüyle parlar. Bu Kuzey Yarım kürede yazın tam ortasına denk gelir ve sıcaklığı hepimizi sarar. O merkezde durup herkesi kendine çekmek ister. Sabit bir ‘Ateş’tir ve olduğu yerde ışığından ve ısısından herkesin faydalanmasından memnundur. Bir kral edasındadır. Bu, Güneş’in olumlu ve olumsuz tüm özelliklerini tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiği yerdir. Fakat bu ateş o kadar güçlüdür ki kimi zaman kendini bile yakabilir. Diğer taraftan Güneş Koç Burcunda olduğu dönemlerde yücelmektedir. Yöneticisi olduğu kadar yetkin değildir belki ama burada olumsuz Ateş özelliklerini taşımaz. Öncü bir Ateş’tir ve yerinde durması mümkün değildir. İnsanları kendine çekmekle uğraşmaz. Gidip almak istediğini alır, direktir. Hatta bu daha çok hoşuna gider. Bir şeyin ona gelmesini beklemek büyük bir vakit kaybıdır. Onun bu kadar zamanı ve sabrı yoktur.

Onun Ateş ve Öncü niteliği aslında sembolizmde dünyanın oluşumuna yardım etmiştir. Kabala’da bütün gezegenler ve burçlar birer melektir ve bunların özellikleri hikayelerle süslenerek anlatılır. Kabala’da en çok sevdiğim hikayelerden biri Koç’unkidir. Kabala’daki hikayeye göre bütün burçlar melekler olarak cennetten dünyaya bakmaktadırlar. Tanrı onlara artık zamanın geldiğini, kendileri için hazırlanmış hediyeleri almak üzere dünyaya inmeleri gerektiğini söyler. Fakat orası bilinmeyen bir yerdir ve doğal olarak bilinmeyenden korkulur.  Hiç bir melek aşağı inmeye cesaret edemez, Koç dışında. Koç bir anda alevler içinde öne atılarak dünyaya iner. Bu onun çocuksu doğasından gelmiştir. Cesur ve gözü pektir. Düşünmeden atlayabilir. Önce hareket eder sonra düşünür. Bazen bir şeyleri başarmak ya da bir şeylere başlamak için fazla düşünmemek gerekir. Çünkü zihinsel süreç içinde kaldığımız sürece korkular yükselebilir. İnsanoğlunun pek çok korkusu vardır ve bu korkular onu pek çok kere engelleyip geri çekmiştir. Koç bunu pek yapmaz. Sadece atılır! Sonuç olarak Koç olmasaydı diğer burçlar onu takip edip ilerleyemeyecekti. Belki bizler de olmayacaktık ve belki dünyadaki yaşam da olmayacaktı. Nasıl tabiat Güneş Koç’a geçince yeniden doğar, Kabaladaki hikayedeki Koç’ta insanoğlunun doğmasına yardımcı olmuştur. O doğal bir liderdir. Lider olmak için bir çabada bulunmamıştır, arkadan kulis yapmamıştır. O sadece atılmıştır ve diğerleri onu takip etmiştir. Koç için doğal süreç bu şekilde işler. O başlatır, başkaları da onun açtığı yoldan devam eder.

Koç sembolünü aldığı hayvan gibi kafasını çok kere bir yerlere toslamıştır. Bundan zevk de alır. Kafasını sürekli toslamaktan başında ufak tefek yara izleri olabilir. Canı ilk önceleri acısa da bunu çabuk unutur ve bir sonraki sefer aynı şeyi tekrar yapabilir. İlk ve Ateş olmanın heyecanıyla hemen alevlenir ve sinirlenebilir. Fakat kızgınlığı saman alevi gibi çabuk söner, çünkü bebek burç olmasının verdiği naiflikle hiçbir zaman kin gütmez. Çok dobradır ve aklındakiler hemen diline gelir. Bu da kızgınlığını biriktirmemesine neden olan en büyük yardımcıdır.

Mart 2008, İstanbul

Referanslar:

– “Astrology &Kabala” Seminer notları, Z’ev ben Shimon Halevi (Warren Kenton), Brasenose College, Oxford, 2005

– John Baldock, Mevlana/Gizli Öğretisi (Çeviren: Nihan Pekmen, Sınır Ötesi Yayınları Reklam ve Prodüksiyon Hiz. San. Tic. Ltd. Şti, 2006)

Bu yazının tüm hakları saklıdır. İzin almadan hiç bir şekilde kullanılamaz. FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU UYARINCA KISMEN VEYA TAMAMEN BU SİTE, E-BÜLTEN VE E-POSTA İÇERİĞİNİN ESER SAHİBİNİN İZNİ OLMAKSIZIN KOPYALANMASI, YAYIMLANMASI VE DAĞITIMI HUKUKİ VE CEZAİ YAPTIRIMA TABİ OLUP, AYKIRI DAVRANANLAR ALEYHİNDE GEREKLİ TAKİBATIN YAPILMASI GEREKLİ HALE GELİR.