29 Derecedeki Gezegenler
Her şeyin bir başlangıcı olduğu gibi bir de sonu vardır. Çoğu zaman başlamaya daha hevesli oluruz da bitirirken biraz aceleci, biraz da özensizleşiriz. Çünkü yeni olanı o kadar büyük bir hevesle bekleriz ki bitmekte olana fazla ihtimam etmeyiz. Geçmekte olanı yaşarken hakkını verdiysek belki buna gerek de yoktur; fakat bir şeyleri hakkıyla tamamlayamazsak ondan sonra geleni de hakkıyla yaşayamayız.
Bu sebeple ara ara gündeme gelen 29 derecelerdeki gezegen enerjilerinden bahsetmek istiyorum. Bu dereceye “Anaretic Derece” denir. Bazı astrologlar, sadece bu son derecenin değil, burcun son bir kaç derecesinin önemini vurgular – 27°, 28° ve 29° gibi… Fakat Anaretic derecenin özelliği, tam da bitmeden önce, az öncenin enerjini taşıyor olmasından gelir.
Gezegen bulunduğu burcun son derecesi olan 29 dereceye ulaştığında, tıpkı bir Süper Nova gibidir. Ömrünü tamamlamadan az önce iyice parlar ve kalan tüm enerjisini ortaya çıkarır. Süper Novalar büyük kütleli yıldızların milatlarını doldurduklarında ani ve çok şiddetli bir şekilde gerçekleşen yıldız patlamalarıdır. Yıldızın ömrünü tamamlamadan az önce, patlamayla birlikte parçalara ayrılırken açığa çıkardığı enerji öyle büyüktür ki, bu, yıldızın tüm ömrü boyunca yaydığı enerjiden daha fazladır. Yani yıldız önce tüm ışığını yansıtır ve sonra da ölür. Gezegenler de Zodyak içinde yolculuklarına devam ederken, içinde bulundukları burcu tamamlayarak son bitirme aşamasına geldiklerinde, burcun temsil ettiği arketipin iyi kötü tüm özelliklerini ortaya çıkararak tamamlar ve en nihayetinde bir sonraki burca geçerek yepyeni bir enerjiyi tecrübelenmeğe başlarlar.
29 Derecedeki Gezegenler İndirim Sezonundaki Mallara Benzer
Bu konum biraz da mağazaların indirim sezonunu hatırlatır. Sezonda her şey düzenlidir. Her şey raflarda sıra sıra, tane tane bekler. Satış elemanları etrafınızda fır döner, size tavsiyelerde bulunurlar. Size olasılıkları sunarlar: “Aynısının mavisi de var!” Bir de ne istediğinizi biliyorsanız o zaman işiniz iyice kolaydır. Giydiğiniz kıyafet üzerinizde istediğiniz gibi durmazsa bir diğeri, bir küçüğü ya da bir büyüğü… Beğenmediğiniz yerler tadilatla düzeltilir hemen.
İndirimde ise, kimsenin sizin tadilatınızla uğraşacak vakti yoktur! Diğer mağazayı arayıp da ellerinde olmayan beden veya rengi sormak bile istemezler: “Şu an indirimde olduğumuz için herkes çok yoğun. Arasak da telefonu açmazlar!” Herkes yoğun ve telaş içindedir. Satıcılar ve mağaza sahipleri bir an önce ellerindeki malları bitirip yeni sezona hazırlanmak isterken, müşteriler de bir an önce kimse kapmadan en iyi malı ucuza almak ister. Bu dönemde her şey ortadadır. Hatta bazen geçen sezondan kalan mallar da ortaya çıkar.
Bak – Giy – Çıkar – Al ya da Bırak!
Bu Artık Son Şans
Gezegenler son derecelere yaklaştığında da benzer bir enerji ortaya çıkar. Gezegen artık o burcun temsil ettiği her ne varsa bir an önce bunları ortaya çıkarmak ve “tüketmek” ister. İndirim sezonunda tezgahtaki mallar gibi burcun temsil ettiği her ne varsa ortadadır. O konuyla ilgili hep bir telaş vardır.
29 derece için bazı astrologlar yorgun, bazıları telaş içinde, bazıları ise, daha tamamlaması ve öğrenmesi gereken konular var der. Gezegen bir sonraki burca geçememiştir, çünkü içinde bulunduğu burçta daha tamamlayamadığı şeyler vardır.
Batan Geminin Malları Bunlar
Bu derecedeki gezegenin ve burcun yapısına göre kişi konuyu pek çok kez değerlendirdiği halde kararsız kalabilir ve en sonunda son anda hiç düşünmeden, daha önceki verileri bir kenara bırakarak olayın içine balıklama atlayabilir. Kısacası kararlar hep aciliyet duygusuyla alınır.
Bu enerji tıpkı indirim sezonunda alış veriş yapmaya benzer. Çünkü indirimde çoğu zaman uzun uzun eşyaları karıştırıp sonra da bir anda hiç kafamızda olmayan bir şeyi sırf daha ucuz ve son şans diye alı vermişliğimiz olmuştur.
Gezegenlerin 29 Derecedeki Anlamları Nelerdir?
Bir gezegenin burcun son derecede olması, haritada dikkat çeken unsurlardan biridir. Peki, hangi gezegen hangi konuda dikkat çeker?
Eğer bir burcun son gününde doğmuşsanız Güneş’iniz 29 derecede olabilir. Güneş’in doğum haritasında bir burcun 29 derecesinde olması, içinde bulunduğu burcun özelliklerini fazlasıyla göstererek parlamak istemesine neden olacaktır. Güneş bir sonraki burca geçmeden önce içinde bulunduğu burçtan öğrenmesi gereken dersler vardır. Güneş parlamak ister ve eğer parlaklığını kaybederse ölür. Bu sebeple içinde bulunduğu burcun parlak tarafını abartılı bir şekilde ortaya koyacaktır. Aslında tek istediği her şeyin merkezinde olmaktır. İçinde bulunduğumuz sistemde Güneş nasıl ısı ve ışık saçarak bize yaşam enerjisi veriyorsa, bu konuma sahip kişi de merkezde olarak burcunun özellikleriyle dikkat çekmek ister. Bu kişiler kendilerini göstermek ve ifade etmek için fazlasıyla çabalayabilir.
Erkekler için bu, çocukluk dönemlerinde baba figürü ve babasıyla olan ilişkileri çerçevesinde kendini gösterir. Babaya karşı kendilerini ispat etmek ve göstermek, onay almak ve sevilmek çok önemlidir. Eğer kişisel gelişimleri konusunda pasif kalırlarsa bu kişiler hayat boyu babalarının gölgesinde yaşayabilirler. Kadınlar içinse durum biraz daha farklıdır. Kadınlar için de baba faktörü önemli olmakla birlikte hayatlarındaki diğer erkekler, patron ya da eşleri dikkat çekici olacaktır. Kendilerini ortaya koymaktan çekinen kişiler kendilerine eş olarak güçlü, karizmatik, ışık saçan ve yaratıcılığı yüksek eşler seçebilirler.
Ay’ın doğum haritasında bir burcun son derecesinde olması kişinin duygularını fazlaca ortaya koymak ve duygusal ihtiyaçlarını ifade etme konusunda oldukça aceleci ve telaşlı davranabileceğini gösterir. Kişi ihtiyacı olan korunma, güven ve şefkat gereksinimini karşılayabilmek için pek çok ilişki yaşamış ve bu ilişkilerde tatminsizliklerle yüz yüze gelmiş olabilir. Ruh hali çabuk değişebilir. Bir kadının haritasında bu konumdaki Ay, anneyle olan ilişkinin ve annelik kavramının onun için fazlasıyla önemli olacağını gösterebilir. Aynı şekilde koruma, korunma ve beslenme ihtiyaçları konusunda da kişinin hassasiyetleri olabilir. Bir erkeğin haritasında Ay’ın bu konumda oluşu, yine annenin ve hayatın ileriki yıllarında eşin kişinin hayatındaki önemini vurgular. Eşin nasıl bir anne olduğu ve kişinin çocuklarına nasıl baktığı evlilik ilişkisi açısından oldukça önemli olacaktır. Bu konumdaki bir Ay her iki cins için de içsel ihtiyaçları azami önemli kılar. Bilinçaltı istekler önemlidir ve kişinin hayatını görünmeyen bir el gibi idare ediyor olabilir. Ay haritada hangi burçtaysa bu burcun ihtiyaçlarına kulak vermek gerekecektir.
Merkür’ün doğum haritasında bir burcun son derecesinde olması kişinin iletişim konusuna aşırı önem vermesine sebep olabilir. Bu konum kişinin bilgiye doymamasına, hiç durmadan konuşmasına, okumasına, yazmasına, kısacası zihninin 24 saat çalışmasına sebep olabilir. Bu konumda Merkür’ü olan kişi ne kadar zeki olursa olsun kendi zekasını yetersiz bulabilir. İçinde tatmin olmayan bir taraf vardır. Daha fazla bilgi, daha fazla söz, öğrenilmesi gereken daha çok konu kişinin huzur bulmasına izin vermez. Zihni dursa bile bedeni durmaz, sürekli olarak hareket eder. Kişi için kendisini ifade etmek büyük bir olaydır. Sürekli konuşmak, araştırmak ve bilgi edinme ihtiyacı bu sebeptendir. Diğer taraftan bunun tam tersi bir durum da söz konusu olabilir. Çocukken sürekli olarak “sus” sözcüğünü duyan çocuk yetişkin hayatına geldiğinde kendini ifade etmekte ve konuşmakta sorunlar yaşayabilir.
Venüs’ün doğum haritasında bir burcun son derecesinde olması kişinin ilişkilerinde zorlanmasına neden olabilir. Bu sebeple kişi ömür boyu bu konu üzerinde çalışabilir. Aynı zamanda kişisel ifade, özellikle kadınlarda kadınsı tarafını gösterebilme, yaratıcılığını ortaya koyabilme ve değer yargılarını fazlaca ön plana koymak önemlidir. Değerler çok fazla önemliyken, değersizlik hissi bu kişiler için oldukça yoğun olabilir. Bu kişiler isteklerini elde etme konusunda zorlanarak bu konuda fazlaca enerji harcayabilirler. Fiziksel dünyanın ihtiyaçları – güzellik, para, yemek-içmek, cinsellik gibi- bu kişiler için fazlasıyla önemli olacaktır.
Mars’ın doğum haritasında bir burcun son derecesinde olması kişinin kendini ortaya koyma konusunda zorlanmasına neden olabilir. Kişisel ifade son derece önemlidir. Bu konumda Mars’ı olan kişiler ya çok asabi ya da fazlasıyla pasif kişiler olabilir. Fazla asabiyet kişinin öfkesini sürekli olarak dışarı akıtmasına neden olurken o farkında olmadan yaşam enerjisini de dışarı akıtıp harcamasına neden olur. Diğer taraftan fazlasıyla pasif olan kişi öfkesini içeride biriktirir ki bu ya kişinin sağlığını zorlar –depresyon, aşırı halsizlik veya isteksizlik- ya da beklenmedik kişilere beklenmedik patlamalarda bulunmasına sebep olur. Bu kişiler ihtiyaçlarını ortaya koymaya ve “talep etmeye” çekinebilirler. Bu konuma sahip kişiler için spor gibi fiziksel faaliyetler, cinsellik, risk almak ve cesaret etmek gibi konular fazlasıyla önemli olabilir. Bu konular ya aşırı derece kullanılır ya da tamamen bastırmış olabilir.
Jüpiter’in doğum haritasında bir burcun son derecesinde olması kişinin aşırılıklara eğilimli olduğunu gösterebilir. Risk almak, hep daha fazlasını istemek, sınırları aşmak ve farklı ahlak kurallarına sahip olmak kişiyi zorlayan konuların başında gelebilir. Bu konuma sahip kişi kendini aşmak ve sınırlarını zorlama konusunda üzerinde sürekli olarak bir baskı hissediyor olabilir. Hep gelişmek, hep bir sonraki adımı düşünmek ve maceraya çıkmaya hazır olmak kişi için zevkten çok bir mecburiyet ve yaşam tarzı haline gelmiş olabilir. Öyle ya da böyle haritasında bu konumda Jüpiter’i olan kişi sanki evrenin tüm bilgeliğini almış gibidir. Dışarı aktarıp aktarmaması önemli olmaksızın tüm bilgiler onun veri tabanına işlenmiş durumdadır.
Satürn’ün doğum haritasında bir burcun son derecesinde olması kişinin limitleri ve kişisel sınırlarını anlaması konusunda zorlandığını gösterebilir. Plan yapmak, yapılan planları uygulamak, hedef belirlemek ve çalışmak kişinin aşırı önem verdiği konular olabilir. Bu konumda Satürn’ü bulunan kişilerin otorite figürleriyle zorlayıcı dersleri olabilir. Otorite konumundaki kişiler – dede, baba, patron veya devlet – kişinin hayatında önemli bir yer tutar. Bu konumda olabilmek kişi için önemli olabilir. Bu kişiler kural koyucu ya da koyulmuş kurallar altında ezilen kişiler olabilirler.
Jenerasyon gezegenleri olan Uranüs, Neptün, Plüton ağır ilerledikleri için 29 derecede kaldıkları süre uzun olacağı gibi bu dönemde doğmuş pek çok kişi olacaktır. Bu konum bireylerdense toplumsal, sosyal ve küresel etkileri gösterir. Kişinin haritasında konum itibariyle incelenebileceği gibi, içinde bulundukları toplum ve dönemin eğilimleri kişinin hayatını direk olarak etkileyecektir.
Uranüs’ün bu konumu aşırı bir başkaldırı ve değişim isteğine neden olabilir. Toplumsal olay ve küresel dalgalanmalar kişiyi fazlasıyla etkileyebilir. Eksantrik ya da marjinal olmak için aşırı çabalama ya da sırf baş kaldırmış olmak, muhalefet yapmış olmak için karşı gelme eğilimi söz konusu olabilir.
Neptün’ün bu konumu gerçeklerden kaçma, hayal ve fantezilere sığınma, kişinin kendisiyle yüzleşememesi ve kim olduğu konusunda yanılgılar içinde olmasına neden olabilir. Neyin gerçek neyin sanal olduğunu karıştırma kişiyi zorlayacaktır. Yaratıcılık, ruhsallık, kabullenme ve bırakma konularında aşırı uçlara gitme söz konusu olabilir.
Plüton’un bu konumu kişinin hayatında değişim, dönüşüm, yaşam, ölüm ve yeniden doğuş gibi konuların fazlasıyla ön planda olmasına neden olacaktır. Hayatın içinde birçok kere yön ve hedef değiştirme ve bambaşka seçimler yapmak, köprüleri yakarak bırakmak söz konusu olabilir. Gizemli konular, okült, cinsellik ve tabular konusunda fanatik eğilimler gözlemlenebilir.
Eylül 2012, İstanbul
Bu yazının tüm hakları saklıdır. İzin almadan hiç bir şekilde kullanılamaz. FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU UYARINCA KISMEN VEYA TAMAMEN BU SİTE, E-BÜLTEN VE E-POSTA İÇERİĞİNİN ESER SAHİBİNİN İZNİ OLMAKSIZIN KOPYALANMASI, YAYIMLANMASI VE DAĞITIMI HUKUKİ VE CEZAİ YAPTIRIMA TABİ OLUP, AYKIRI DAVRANANLAR ALEYHİNDE GEREKLİ TAKİBATIN YAPILMASI GEREKLİ HALE GELİR.