X

ORMANLAR KRALI ASLAN

Zodyak’taki yolculuğumuza devam ederken Güneş artık kendini iyice gösterebileceği Aslan Burcuna girdi.  Böylece bizler de, yazın ortasında Güneş’in gücünü iyice hissetmeye başladık. 22 Temmuz’da Güneş Aslan Burcuna girdiğinde bizim ilgimiz de içeriden dışarı doğru yöneliyor. Geçtiğimiz bir ay boyunca aile, korunma ihtiyacı ve duygular ön plandaydı. Şimdi ise artık hayatın bizi neşelendiren, eğlendiren yönüyle daha fazla haşır neşiriz. İyimserleşirken kendimize olan güvenimiz artıyor.  Enerjimiz yükseliyor ve hayat enerjimiz tüm atmosfere yayılıyor. Bunun sebebi Aslan’ın Ateş Elementinde Sabit Nitelikte bir burç olmasından kaynaklanır. Tıpkı içinde bulunduğumuz sistemin merkezindeki Güneş gibi ateşi hiç sönmeden yanar.

Ateş Elementinin ikinci burcu olan Aslan, Koç gibi doğuştan liderdir. O da tıpkı Koç gibi takip etmeyi sevmez. Daha çok ortamın kontrolünü ve sorumluluğunu almak ister. Fakat bu sorumluluk Satürn’ün aksine takıntılı bir halde değildir. Satürn, Kova Burcunun zıt burcu olan Aslan’da düşük durumdadır.  Kendi isteklerinin olmasını ister, fakat bunun için bulunduğu ortamı kontrol altına almak istemez. Kendi isteklerini gerçekleştirmek isterken başkalarının da mutlu olduğundan emin olmalıdır. Üstelik bir şekilde buna kendini inandırır. Çünkü aksi takdirde vicdanı rahat etmez. Kendi hayattan zevk alırken etrafındaki herkesin de aynı şekilde hayattan zevk aldığını varsayar. Kendi böylesine eğlenirken nasıl olur da mutsuz insanlar olabilir? Aslan’ın bunu anlayabilmesi oldukça güçtür. Zıt burcu Kova, her ne kadar toplumsal bir burç olsa da kontrol ve disiplin isteği nedeniyle Aslan’a nazaran bazı durumlarda daha bireysel kalabilir. Toplum için çabalar, fakat kendisi toplumun içinde asosyal kalabilir. İnsanlık sevgisi ve Ütopik toplum isteği sadece teoride kalabilir. Daha çok kafasının içindedir. Halbuki Aslan onun zıt burcu olarak insanlarla daha fazla iç içedir. İnisiyatifi ele alarak yapmak istediğini yapabilir. Yani daha interaktiftir, yani pratiktir… Spontane bir şekilde olayın içine dalabilir. Bir şeyi yaparken “İnsanlar ne düşünür” ya da “El alem ne der” demez. “Benim yaptığım en doğrusudur” der. Kendinden emindir. Yaptığını yargılayanları da bir türlü anlayamaz.

Aslan oldukça kişisel bir burçtur ve ‘Benliği’ ifade eder. Kendini göstermek ve ifade etmek bir Aslan için oldukça önemlidir. Bunu en iyi gösterdiği yerlerden biri ise sahnedir.  Bu, onun profesyonel olarak oyuncu olmasına yardım edebileceği gibi, hayatı da bir sahne olarak görmesine neden olacaktır.  Özellikle Merkür buradayken konuşması eğlenceli ve dikkat çekici olacaktır. Her zaman insanları etrafına toplayıp eğlendirmekten zevk alır. Hayatı oyuna çevirmeyi o kadar güzel başarır ki, çevresindekiler de kendilerini büyük bir oyunun içinde oldukları fikrinden alıkoyamazlar. Diğer taraftan, bazen Aslan’ın kendi gerçeği hayattaki olaylardan çok farklı olabilir. Fakat o gerçeklerden kopuk bir şekilde bir Ütopya’da yaşamaktansa, hayatın gerçeğini değiştirerek kendi gerçeğinin esas olmasını sağlar. Yani yaratır, yani yönetir.

Aslan ve Güneş aynı zamanda kalbi de temsil eder. Kalpten sever ve her şeyi açık kalplilikle paylaşır. Aslan aynı zamanda kendini özgünce ifade ederek, kalbini açarak, başkalarını severek ve aşkı başkalarından alarak kendini ifade eder. Fakat evrenin ona bahşettiği güçlü ego bazen düşmanı haline dönüşebilir. Ego işin içine girince başkalarının onayına ve dikkatine çok fazla ihtiyaç duyar. Tıpkı yönetici gezegeni Güneş’in içinde yaşadığımız sistemin merkezinde yer alması gibi, o da içinde bulunduğu topluluğun sevgilisi ve yaşam kaynağı olmak ister. Güneş Aslan Burcunda yönetici konumdadır yani çok güçlüdür. Sistemin ortasında yer alır ve diğer bütün gezegenler onun etrafında dönerler, çünkü ondan ısı ve ışık alırlar. Bilindiği üzere eğer Güneş olmasıydı Dünya’da da hayat olmazdı. Şimdinin aksine çok soğuk ve cansız bir gezegen olurdu. Dolayısıyla tıpkı astronomide olduğu gibi astrolojik sembolizmde de Aslan Burcunun yönetici gezegeni Güneş bizim yaşam kaynağımızdır. Bize neşe ve coşku verir, enerjimizi yükseltir. Bu aynı zamanda Aslan Burcunda doğmuş kişilerin  doğal ihtiyaçlarıdır da. O, kalbini açıp sevgisini paylaşmalıdır. Fakat Aslan’ın burada dikkat etmesi gereken konu tatlı ego tuzağına düşmemektir. Parlama ve paylaşma ihtiyacı çabucak spot ışıklarının merkezi olma ihtiyacına dönüşebilir. O zaman koşulsuz sevgi ve kabullenme, ilgi ve onaylanma ihtiyacına dönüşür ve Aslan’ın egosunu tatmin ettiği alan olur. Ne yazık ki Aslan ilgi görmediği ortamlarda ışığını kaybedebilir ve mutsuz olur. Bu hassas dengeyi koruyabilmesi kendi kişisel gelişimi için önemli olacaktır.

O, güçlü bir yaratıcılığa, cesarete ve güce sahiptir. Kendi bireyselliğini göstermekten hiçbir zaman çekinmez ve doğal olarak bunu yapabilme potansiyeline sahiptir. Bu sağlıklı bir şekilde işlediği zaman Güneş enerjisi çok iyi çalışacaktır. Çünkü aslında Güneş bizim özümüzdür. Ruhumuz ve merkezimizdir. Karakterimizin en temel taşıdır, dolayısıyla bu enerjiyle pozitif olarak iletişim kurmak kişinin kendini anlaması ve hayatına yön vermesi açısından çok önemli olacaktır. O her şeyi aydınlatır ve Güneş tepedeyken tüm gölgeler kısalır. Yani bize berraklık getirir ve kendimizi bilmemizi sağlar. Böylece başkalarına ilham verebilir, sistemimizin merkezindeki Güneş gibi ışık ve enerji sağlayarak diğer kişileri de kendi yollarında gitmeleri için cesaretlendirebiliriz.

Aslan’ın sembolik arketiplerinden biri de ‘Ormanlar Kralı’dır. Doğal olarak O da her kral gibi lüksü sever. Bunu hayatının her alanına yaymak ister, çünkü hayatı zengin bir şekilde yaşamak ister. O kesinlikle büyük işlerin adamıdır. Eğer haritasında Başak desteği yoksa küçük detaylar ya da problemlerle uğraşmak istemeyecektir. Zaten bunu onun yerine Başak seve seve yapacaktır. O, işin çözümünden çok takdiriyle ilgilidir. Büyük işlerle uğraşıp alkışı da kendi almak ister. Her zaman işin göz çarpıcı olan tarafıyla ilgilidir. Takdiri sever ve bunu sağlayıp egosunu tatmin ettikten sonra ganimetlerini çevresindekilerle paylaşmaktan da büyük zevk alır, çünkü cömerttir. Kendi mutlu olduğu gibi başkalarını da mutlu etmek isteyecektir. O hayattan büyük keyif ve zevk alırken başkalarının mutsuz olmasına dayanamayacak kadar da geniş yüreklidir.

Temmuz 2008, İstanbul

Bu yazının tüm hakları saklıdır. İzin almadan hiç bir şekilde kullanılamaz. FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU UYARINCA KISMEN VEYA TAMAMEN BU SİTE, E-BÜLTEN VE E-POSTA İÇERİĞİNİN ESER SAHİBİNİN İZNİ OLMAKSIZIN KOPYALANMASI, YAYIMLANMASI VE DAĞITIMI HUKUKİ VE CEZAİ YAPTIRIMA TABİ OLUP, AYKIRI DAVRANANLAR ALEYHİNDE GEREKLİ TAKİBATIN YAPILMASI GEREKLİ HALE GELİR.